12 Kasım 2017
VAN'DAKİ STK'LARIN VE BASININ SEÇİM İMTİHANI
Temennilerimiz tespitlerimiz olunca yaptığımız yorum ve değerlendirmeler gerçekliği yansıtmıyor.

VAN'DAKİ STK'LARIN VE BASININ SEÇİM İMTİHANI


Temennilerimiz tespitlerimiz olunca  yaptığımız yorum ve değerlendirmeler gerçekliği yansıtmıyor.

 

Seçimlerden önce  Ak Partinin bölgeden silineceği  temennisini tespit diye paylaşanlar, yazanlar, seçim sonuçlarının AK Parti için hüsran olacağını iddia edenler halkın tercihine rağmen doğru olmayan iddialarla hatalarını absorbe etmeye çalışarak yanlışlarında ısrar ediyorlar. 

 

Yerel basın kısmende olsa seçimden önce notu düşük bir imtihan verdi.  Ak Partinin silinip gideceği iddiasından tutun daha ötesi dile getirildi. Yazanlar olduğu gibi, bu iddayı farklı basın mecralarında dile getirdiler. Hatta dile getirilmesi için uğraşlar bile verildi.

 

Doğru olmayan bu söylem ve algının  mutlululuğu seçim akşamına kadar sürdü. İnandırılmış yanlış  travmatik bir tepkiye dönüştüğü için kabulu zor günler yaşandı. Ak Parti hüsrana uğrayacak söylemleriyle mutlu olanların yanılgısı, aynı düşüncede ortaklaştıkları  basın mensuplarının yanlı-yanlış söylemleriydi.  Hataya ve duygusal kırıklığa  neden olan yanlış bilgi, doğru kabul edilen kitleden kaynaklanmıştı. Sınırsız güven, duygusal kırılganlığın nedeniydi aynı zamanda. 

 

Adaletten ve doğruluktan kopuk, algı operasyonu için yazılan, paylaşılan, konuşulan yalan-yanlış değerlendirmeler, inanılan-güvenilen kişi ve gruplara olan güveni zedelemiştir diye düşünüyorum. Düşünsel birlikteliğe rağmen yanlışa neden olunan bilginin sorgusu güven kaybınıda beraberinde getirecektir. Sonsuz güven sınırlandırılabilir. 

 

Toplumun bir adım önünde olan kişi ve gruplar daha dikkatli olmak zorundalar. Gerçeklikten uzak ideolojik yorumlarla toplumu yönlendirme isteği sosyo-psikolojik kopuşa ve  güven kaybına neden olmaktadır.  En büyük kayıp güven kaybıdır. 

 

Düşünün ki, bir oda başkanı/ stk yöneticisi/gazeteci/ eğitmen/önder kabul edilenler ve toplumsal kabulu olan kişiler  gerçeğin  tam zıddı yorumlarda bulunuyor olsun.  Bireysel-grupsal temenniler,sorgusuz ön kabulle dayatılan yorumlar  toplumsal dinamiğe zarar verdiği gibi, toplumsal güvenide zedeler. 

 

‘Toplumsal Dinamiklerle’ toplumsal birleşikliği korumak zorundayız.  Tarihsel geleceğe dönük hedeflere ulaşabilmek için doğrusal çizgiden sapılmamasına dikkat etmek gerekir. İşte bunun için Kamu Kurumu niteliğinde olan STK yöneticileri  ve yönetimlerinin günlük değerlendirmeler ve ideolojik saplantılarla toplumsal ayrışmaya ve güven kaybına neden olacak hareket-eylem ve söylemlerde bulunma hakları yoktur. Hiç kimse belli bir süreliğine hizmet için seçildiği alanları idelolojik beklentisine kurban etmemeli. Sapma olabilir. Bunun ayarını tutturmak yine toplum dinamiklerine düşmektedir.

 

Yöneticilerinin düşünsel farklılıklarına rağmen bütün odalar ve  stk’lar Van halkının hizmeti dışındaki alanlara kayamazlar. Falan odanın başkanı, filan stk yöneticisinin  duygusal tatmine kayma hakkı yoktur. Duygusal tatmin toplumsal dengeye ve çıkara zarar veriyorsa ona karşı durmak onursal ve toplumsal zorunluluktur.

 

Yorum Ekle



M.SALİH GEÇKEN
Copyright, 2017 © M. Salih Geçken - Kisisel Web Sitesi