15 Kasım 2017
TEMİZLİK İHALESİ CANIMIZI YAKMASIN
Bir varmış bir yokmuş diye başlayan bütün mesellerin sonu mutlu biterdi. Arada bir dramatik temalar işlense de mutlu sona bağlamak hikâyecileri mutlu ederdi.

Bir varmış bir yokmuş diye başlamak mutlu sona götürür inancı bende de oluşsun diye:

Bir varmış bir yokmuş, Van Belediyesi diye bir kurum varmış. O kurumun Van’da yapması gereken bir de temizlik işi varmış.

Seçim döneminde temizlik işi ihaleye çıkmayacak, kendi işçilerimizle bu işi yaparız diyen bir aday varmış.

Aday, Belediye Başkanı seçilmiş.

Temizlik işini ne hikmetse kendi işçileriyle yapamamış. Bu iş ihaleye çıkarılmış.

 

Vanlılar da bu temizlik işinin Diyarbakır Firması olan Park Temizlik Şirketinin alacağını bir efsane gibi her köşe başında konuşmuş.

Konuşulanlar bunlarla sınırlı kalmamış.

Temizlik elemanı da olsa “Oylarının Rengine” göre çalıştırılıp, çalıştırılmayacağı yönünde ihaleyi alacak firmaya psikolojik baskı yapılmış.

 

Hikayemizin Kahramanı Süleyman bunun hata olacağı yönünde görüş bildirmiş. Ekmek davasında parti ve verilen oyun önemli olmadığını söyleyip durmuş.

Kılıç gibi kullanılan adalet sözcüğü olumlu etki yaratmış.

Oy rengi üzerinde direten insanlar kılıç gibi kullanılan adalet sözcüğünün karşısında kar gibi eriyerek yok olmuş. Onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevitine.

.  .  .

Van Belediyesini temizlik ihalesi yapıldıktan sonra Van’da dilden dile dolaşmaya başlayan fısıltılar:

 

1.        Van Belediyesinin temizlik ve ilaçlama ihalesini Diyarbakır Firması olan Park Temizlik Şirketi alacakmış

2.       Bu firmaya şimdiden söz verilmiş.

3.      Bu firmaya, ihaleyi aldıktan sonra DTP’li olmayan temizlik işçilerini çıkarması yönünde talepler iletilmiş

4.       Bu Firmanın yetkilisi ise bunun doğru bir tavır olmayacağını söylemiş

5.       Emekçi insanların evine götüreceği ekmeği engellemeye kimsenin hakkı olmadığını anlatmaya çalışmış da bazı insanları ikna edememiş

 

Park Temizlik Firması bu ülke sınırları içinde kurulmuş bir firma ise Van’da ve başka yerlerde elbette ki iş alma hakkına sahiptir. Kimse neden bu firma Van’da ihale aldı diyemez. Yeter ki aldığı ihalenin hakkını versin.

 

Söz verildi iddiası doğruysa!!!!!!!!: “Bu yöntemle ihaleyi vermek, verilen ihaleyi peşkeş çektirmektir. Ya da önceki yönetimin yaptığı ihalelerin yapılış şeklinin doğruluğunu kabul etmektir.”

Karar sizin…

 

Van’da firma mı kalmadı, neden Diyarbakır Firmasına ihale veriliyor? Bu Van halkına yapılan bir haksızlıktır. O insanlar kazanacakları parayla Diyarbakır’a yatırım yapacaklar, diye suçlamada bulunan insanların pek samimi olduklarına da inanmıyorum.

Daha önce ihaleyi alan insanlar bütün yatırımlarını Van’a mı yaptı?

(Kimileri parayı Ankara’da yedi, bırakın bu insanlarda Diyarbakır’da yesin.)

 

Nihayetinde Diyarbakır’da bu Ülkenin bir şehri…

Siz Diyarbakır’da ihale alacaksınız sorun olmayacak. Ama onlar buradan ihale alınca siz yırtınacaksınız.

 

Asıl can alıcı noktaya gelelim.

Duyduklarımla değil bildiklerimle yazmaya çalışırım.

Emekçi insanların ekmeğiyle oynamanın büyük bir hata olduğunu her zaman söylerim.

Kim olursa olsun ekmek davası ayrı bir konudur.

İnsanları diline, dinine, ırkına son zamanlarda oy verdiği partiye göre değerlendirip ona göre tavır almak büyük bir zülümdür.

Kim yaparsa yapsın zulmetmiştir.

Kim alet olmuşsa zulme ortak olmuştur.

Kim taraf tutmuşsa adaletine leke sürmüştür.

 

Süleyman bey,  ben sizin bu konuda daha hassas davranacağınıza inanmak istiyorum. Mecburiyetten olmasa böyle bir işte çalışmayacak insanların hakkını korumanın bir onur olduğunu düşünüyor, haklarının korunacağı yönündeki ümidimi kaybetmek istemiyorum.

 

Emek ve ekmek hiçbir şeye kurban edilemeyecek kadar kutsaldır.

 

Bir varmış bir yokmuş diye başladık. Mutlu sonla bitirmek sizin gücünüz dâhilinde.

 

 

Yorum Ekle



M.SALİH GEÇKEN
Copyright, 2017 © M. Salih Geçken - Kisisel Web Sitesi